Gerçek anlamda stil, tutku ve dönüşüm öyküsü olan .27 Elbise, sıradan hayatlar arasında kaybolmuş bir kadının içsel yolculuğunu ele alıyor. Film, bütün bu zaman boyunca çeşitli giysilerin hikâyelerini içerisinde barındırıyor. Giysilerin hayatındaki önemi ve öznenin kendisi ile ilgili keşif süreci, seyirciye derin bir sorunun peşinden gitme fırsatı sunuyor. Moda tutkusuyla harmanlanan bu dramatik anlatım, düşünce dünyasında yeni kapılar açıyor ve seyircinin hayal gücünü harekete geçiriyor. Duygusal derinliğiyle birlikte, izleyiciye, hayatın her alanında neden kendisi olmanın önemli olduğunu da hatırlatıyor.
Filmde Elif karakterini canlandıran Derya Alabora, performansı ile büyük beğeni toplamaktadır. Derya, Türk sinemasında önemli bir yere sahip olan bir oyuncudur ve oyunculuk kariyerinde birçok farklı rolde bulunmuştur. Filmde başka bir önemli rol de Ozan Güven tarafından canlandırılan Elif’in en yakın arkadaşı Ahmet’tir. Ozan, karakteri ile filmin drama katmanını güçlendirirken, izleyiciye güçlü bir arkadaşlık hikâyesi sunmayı hedefliyor. Bunun yanı sıra, filmde yer alan yan karakterler, Elif'in hayatındaki farklı deneyimleri ve dönüşümü yansıtmak için titizlikle seçilmiştir.
Filmin ana fikri, bireyin kendisini bulma sürecinin karmaşıklığı üzerine inşa edilmiştir. Elif, elbiseleri aracılığıyla kendisini yeniden tanıma fırsatı bulurken, izleyiciye de dış görünümün ötesinde bir derinlik sunmaktadır. Ana tema, bireysel kimlik ve kendini kabul etmenin ne kadar önemli olduğudur. Giysilerin ve onları giyenlerin hikâyelerine odaklanarak, toplumsal normlar ve bireysel özgürlük arasında bir denge kurar. Her bir elbise, Elif’in karakterinin farklı yönlerini temsil ediyor ve bu sayede seyirciye, günlük yaşamda bile kişisel tutkuların ve hayallerin ne derece önemli olduğunu anlatarak toplumun baskılarına karşı durmayı teşvik ediyor.
Filmin sinematografik özellikleri arasında etkileyici renk paleti ve duygusal sahne geçişleri bulunmaktadır. Moda estetiğinin ön planda olduğu sahnelerde, detaylı kostüm tasarımı ve mekân kullanımı öne çıkıyor. Yönetmenin seçimleri sayesinde her bir elbise, sahnelerin ruhunu besliyor. Çekim teknikleri ile ortaya çıkan akışkanlık, izleyicinin duygusal katılımını artırıyor.